eknolojik dünyanın en etkili isimleri arasında gösterilen, teknolojik öngörüleriyle ünlü Hitachi Data Systems CTO’su Hubert Yoshida, World Cities Expo kapsamında konuşmacı olarak Mayıs ayında Türkiye’ye geldiğinde, geleceği şekillendirecek teknolojilerle ilgili konuşmuştu. “Blockchain’in dünyaya etkisi internetten fazla olacak. İnternet bilgi, Blockchain ise bir değer ağıdır” diyen Yoshida, bu iddialı cümlesi ile dikkatleri ‘blok zinciri’ teknolojisine çevirmişti. Yoshida, dijital para birimi Bitcoin’in arkasındaki teknoloji olarak kendini tanıtan Blockchain’in gerçek gücünün, paradan daha büyük olduğunu da eklemişti.
Peki nedir Blockcahin? Çoğu kişi onun sadece illegal Bitcoin transferlerine imkan sağlayan, paranın izini kaybettiren bir sistem olduğunu düşünüyor. Evet, başlarda öyleydi, ancak bugün yeni teknolojiler için kullanılan ve kapitalizmin değer algısını kökten değiştirecek gibi duran bir kahraman. Hatta bazı uzmanlara göre, insan medeniyetinin takasa geri dönmesini sağlayarak, çok daha az parayla yaşamamızı mümkün kılacak bir teknoloji. Biraz abartacak olursak, aracıları tamamen devreden çıkaracak, bankaların varlık sebebini sorgulatacak bir devrimci! Öte yandan tam da bu sebeple tüm dünyada ciddi bir istihdam krizine yol açacak, insanların işini elinden alacak bir anti kahraman da olabilir. Henüz hiçbirinden tam emin değiliz.
HACK’LENEMEYEN DNA ZİNCİRİ
Blockchain çok sayıda uzman tarafından günümüzün en güvenli veritabanı sistemi olarak adlandırılıyor. Verinin ‘hash’ denen şifrelenmiş gölgesi aynı anda dünyanın dört bir yanından on binlerce bilgisayarda sakladığı için bu kadar güvenli kabul ediliyor. Para transferi yaptığınızı, telif hakkı aldığınızı, sağlık veya edevlet bilgilerinizin kaydedildiğini ya da tapu devri yaptığınızı düşünün. İlgili işlemin ya da verinin gölgesi dünyada on binlerce bilgisayarda, dünyadaki diğer insanların benzer verilerinin gölgeleriyle beraber bir zincir halinde saklanıyor. Yani bilginin kaybolması mümkün değil. Çünkü bir veri tabanının hack’lenebilmesi için dünyadaki tüm serverların ve on binlerce bilgisayarın hack’lenmesi gerekiyor. Bu da eğer dünyayı filmlerdeki gibi kötücül bir yapay zeka ele geçirmezse teknik olarak imkansız.
Daha anlaşılır olması için blok zincirini DNA zinciri gibi düşünebilirsiniz. Böbrek, cilt tonu, burun şekli, göz rengi, beyin fonksiyonları, hastalık yatkınlıkları, tırnak modeli, saç yoğunluğu gibi bir insana dair yüz binlerce bilgi tek bir DNA zincirinde tutulabilir. Bu insandan alman on milyon adet DNA örneğinin dünyanın tüm derin dondurucularına dağıtıldığını düşünün. Birine zarar gelse, mesela mutasyona uğrasa ya da derin dondu
NERELERDE KULLANILABİLİYOR
Blockchain sisteminin araştırılması, mevzuat çalışmalarının yapılması ve teknolojisinin geliştirilmesi amacıyla kurulan Avrasya Blockchain ve Dijital Para Araştırmaları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Av. Kadir Kurtuluş, Blockchain sisteminin merkezi olmayan dağınık ağ yapısına dayandığı ve sürekli kriptolandığı için en güvenli sanal sistem olduğunu ifade ediyor. Blockchain sisteminin gelecek ile dijital bir köprü kurmamızı sağlayan bir ağ olduğunu vurgulayan Kurtuluş, önümüzdeki yıllarda bu teknolojinin tüm bankacılık, finans işlemleri, tapu devirleri, ödeme sistemleri, değerli taşlar, telif hakları ve diğer hakların korunması, edevlet çalışmaları, yerel ve genel seçimler, sağlık hizmetleri, eticaret, dijital sözleşmeler ve daha birçok alanda hakim altyapı olacağına işaret ediyor. Kurtuluş’a göre, bu sayede tek bir kuruma olan ihtiyaç ortadan kalkacak, güvenlik ve depolama maliyetleri de düşecek. Derneğe üye kurumlarla birlikte Blockchain sistemi konusunda önemli bir sinerji merkezi olmayı hedeflediklerini söyleyen Kurtuluş, “Ülkemizi bu alanda geliştirmek, bu teknolojilerin ve sistemlerin ana merkezlerinden biri haline getirmek istiyoruz” diyor.
“BANKALARIN VARUĞI SORGULANACAK”
Blockchain sistemi üzerinden gerçekleştirilecek işlemler için hiçbir aracı kişi ve kuruma ihtiyaç duyulmadığını, maksimum güven ve gizlilik avantajı sağlanabildiğini vurgulayan Kurtuluş, “Yakın gelecekte bankaların varlığı da sorgulanır hale gelecek, zira mevduat toplayamaz hale gelecekler. Çünkü Blockchain ile para transferi yapmak için mobil cüzdanlar yeterli, bankaya para yatırmaya gerek yok. Bu nedenle dünyada bu teknolojiye en başta bankalar yatırım yapıyor, teknoloji startupjarını, girişimlerini destekliyorlar. Bunların değeri mevduatları ile değil, abone sayısı ve sahip olduğu anlamlı veri ile ölçülüyor. Bugün bir bankanın Blockchain’e yatırım yapmaması, zamanında Nokia’nın dokunmatik ekran teknolojisine yatırım yapma ması gibi bir şey olur” diyor.
Blockhain ile Swift ve EFT gibi para transferlerinde ya da gündelik alış- verişlerde komisyon bedelinin yüzde bire, bazı işlemlerde binde bire kadar düştüğüne, gecenin bir vakti dünyanın öbür ucuna 5 TL bile göndermenin mümkün olduğuna işaret eden Kurtuluş’a göre, dünya yakın gelecekte takas sistemine geri dönebilecek. Kurtuluş, bankaların yerini startup’ların, girişimcilerin alabileceğini belirtiyor. Sadece Türkiye’de bir yılda 200 milyon euro’luk kripto para alım satımı yapılmış olduğunu hatırlatan Kurtuluş, bankaların buna kayıtsız kalamayacağını söylüyor.
DUBAİ’DE İLK BEŞE GİRDİ
Kadir Kurtuluş’un ağabeyi Hasan Kurtuluş ile beraber geliştirdiği telif hakları uygulaması Copyrobo, Dubai’de Dubai Blockchain Challenge Yarışması’nda Jüri Özel Ödülü’nün sahibi oldu. Copyrobo, Dubai’nin 2020 yılına kadar ilk Blockchain kenti olma hedefi doğrultusunda düzenlenen yarışmada ilk beş şirket arasına girdi.
Copyrobo, Bitcoin/Etherium Blockchain teknolojisi ve Nitelikli Zaman Damgası kullanılarak fikri hakların, mobil telefonlardan tek tıkla, dünya çapında korunmasını sağlayan bir uygulama. Dijital telif uygulaması Copyrobo’nun yatırımcısı Oğuz Ünver, “Copyrobo ile cep telefonunuzdan ya da web sitesinden tek tuşa basarak birkaç saniye içinde eser, proje, buluş, fikir, belge, fotoğraf, sözleşme, senaryo, beste, tasarım, ses kaydı gibi çalışmanızın tüm haklarının size ait olduğunu, gün, saat ve tarih olarak ne zaman yapıldığını tüm dünyada kanıtlayan bir belgeye sahip olabiliyorsunuz” diyor.
YURTDIŞI TRANSFERLERDE KULLANACAK
Akbank Türkiye’de Blockchain teknolojisini yurtdışı para transferlerinde kullanmaya başlayan ilk banka oldu. Silikon Vadisi’nde faaliyet gösteren Ripple ile anlaşan, ilk test işlemlerini Mayıs ayında tamamlayan banka, transferlere hız kazandırarak maliyeti düşürmeyi hedefliyor. Bu işbirliği ile yurtdışı para transferlerinde saniyeler içinde transferin gerçekleşmesi, uygulanacak masraf ve döviz kurlarının önceden müşteriye gösterilebilmesi, muhabir banka masrafların azaltılması, ödemenin takip edilebilir olması ve 7/24 işlem yapılabilmesi amaçlanıyor.
Bankanın dijitalleşme stratejisine paralel olarak Blockchain teknolojisini kullanarak yapılacak işlemleri sadece internet ve mobil bankacılık kanalları üzerinden sunuyor olacaklarım belirten Akbank Nakit Yönetimi ve Dış Ticaret Bölüm Başkanı Erdoğdu Paker, “Bu kanalların tercih edilmesi, bankanın işlem maliyetlerinin ve operasyonel iş yükünün azaltılması yönünde
Türkiye, güçlü ve hızlı bir ödeme sistemine sahip bir ülke. Ancak konu uluslararası para transferi olunca, işlem hızı düşüyor, müşteri açısından maliyetler artıyor. Bu nedenle Blockchain teknolojisini ilk aşamada yurtdışı para transferi süreçlerini iyileştirmeye yönelik bir fırsat olarak gördük” diyor.
AKILLI SÖZLEŞMELERLE DÖNÜŞTÜRÜLÜYOR
Aktif Bank ArGe/Inovasyon Proje Yöneticisi Betül Asil Töre, blok zinciri teknolojisinin dolandırıcılık tehditlerinin engellenmesi ve işlem tarihçelerinin her an görüntülenebilir olmasıyla öne çıktığını belirtiyor. Blockchain teknolojisinin mevcut iş yapış şekillerini değiştireceğini ifade eden Töre şunları aktarıyor:
“Farklı ülkelerdeki bankaların birbirlerinde tuttuğu döviz hesapları üzerinden yapılan para transferleri gibi çeşitli sebeplerle, bankalar açısından epey maliyetli oluyor. Blockchain altyapısına geçiş ile bu işlemlerde döviz cinsine bağlı olmadan 7/24 işlem yapmak mümkün. Tüm aracıların ortadan kaldırıldığı bu yeni akışın tüm aşamaları izlenebilir olduğundan, taraflar arasında güven sıkıntısı da yaşanmıyor. Ticaret finansmanı araçları açısındansa, akreditif (letter of credit), teminat mektubu (letter of) fatura finansmanı ya da daha yaygın adıyla faktoring gibi uluslararası ticaretin finansman araçlarını da Blockchain altyapısına taşımak mümkün. Bu saydığımız araçların hepsi ‘akıllı sözleşmeler mantığı ile dönüştürülüyor. Akıllı sözleşmeler dediğimiz yapılar mantıksal sorgular içeren kod parçaları. Taraflar sözleşme şartlarında anlaştıktan sonra bu koşullar kodlanıyor, krip- tografik olarak imzalanıp Blockchain’e yükleniyor.”
SENDİKASYONLARDA DA KULLANILIYOR
Blockchain altyapısının sendikasyon kredilerinde kullanılmaya başladığına da değinen Töre, Mart 2017’de Synaps Loans LLC şirketi New York’ta dünyanın ilk Blockchain destekli sendikasyon kredisi sistemini duyurdu. Sistemin POC testlerinin, şu an Blockchain araştırmalarında en önemli kurum olan R3 laboratuvarları tarafından yapıldığı belirtildi. Pek çok firma tarafından Excel tablolarında yürütülen iş akışları, kredinin oluşturulmasından ikinci el takasına kadar Blockchain teknolojisine taşınmış oldu” diyor.
DEVLER YATIRIM YAPMAYA BAŞLADI
Blockchain teknolojisinin sigortacılık sektörüne etkisi olup olmayacağıyla ilgili görüşlerini aktaran Ray Sigorta Pazarlama Direktörü ve Bilgi Üniversitesi Öğretim Görevlisi Mahir Çipil, “İşlemlerin kayıt altına alınmasıyla ilgili temel konu, güven meselesi. Blockehain teknolojisi ise güvene ihtiyaç duyulmayacak kadar şeffaf bir sistem sunuyor. Bu nedenle sigortacılık gibi temelinde karşılıklı güven yer alan bir sektörde Blockchain kullanımı çok ilginç uygulama sahaları bulabilir. Nitekim sigortacılığın önemli oyuncuları Blockchain yatırımları yapmaya başladı bile” diyor. BNP Paribas ile Axa’nm, alıcılar ve satıcılar arasındaki bilgi akışını kolaylaştırmak için akıllı sözleşmeler kullanarak Blockchain tabanlı bir fon dağıtım platformu kurulması konusunda çalıştıklarını ifade eden Çipil sözlerini şöyle sürdürüyor:
“Corda adında Blockchain tabanlı kayıt platformu oluşturmak için yaratılan finan- sal şirketler konsorsiyumuna, MetLife gibi sigorta şirketleri katılıyor. Diğer yandan yine bu tarz ama tamamen sektöre özgü girişimler de var. Örneğin, sigortacılık ve reasürans sektörünün önemli oyuncularından Aegon, Allianz, Zürich, Munich Re ve Swiss Re daha hızlı, rahat ve güvenli hizmetler aracılığıyla müşterilerine daha iyi hizmet sunabilmek için B3i (Blockchain Sanayi Sigorta Girişimi) isimli bir girişim kurdular. Diğer yandan sektördeki spesifik bazı sorunlara çözüm sunan Blockchain tabanlı girişimler de hayat bulmaya başladı. Örneğin, Almanya’da Etherisc ve İngiltere’de Safeshare bu tür girişimler arasında yer alıyor.”
Blockchain teknolojisinin sigortacılıkta çok farklı kullanım alanları olabileceğine değinen Çipil, bu teknolojinin güvenli işlem altyapısı, suiistimal tespiti, veri yönetimi, sözleşme yönetimi gibi konularda süreç iyileştirme ve maliyet avantajı sunacağını belirtiyor. Mikro sigorta uygulamalarının yaygınlaşmasını sağlayabileceğinden de bahseden Çipil, hasar yönetimi ve ödeme süreçlerini hızlandırarak operasyonel maliyetlerin azaltılabileceğini vurguluyor.
“BÜYÜK BANKALAR ÖNLEM ALIYOR”
Innovera Genel Müdürü Gökhan Say, “Tapu kadastro kayıtları gibi pek çok edev- let uygulamasında kullanılıyor. Türkiye’de de Blockchain uygulamalarının kamu hizmetlerinde kullanılmaya başlanacağını düşünüyoruz” diyor.
Büyük bankaların gelecekte startup’lara karşı gelir kaybı yaşamamak için şimdiden Blockchain teknolojisine yatırım yaptıklarım söyleyen Michael Pagc Bankacılık Divizyon Müdürü Melisa Baykal, teknolojinin müşteri ilişkisi yöneticileri, varlık yönetimi danışmanları, finans ve hisse analistleri- “” ne olan mevcut talebi aşamalı olarak etkileyerek, uyumluluk, regülas- yon ve finans politikaları uzmanlarının yanı sıra muhasebe ve vergi profesyonellerine yönelik ihtiyacı da tetikleyeceğini düşünüyor.
Sarp DEMİRAY / Ata Yatırım Genel Müdürü
30 saniyede 35 milyon dolar
Blockchain teknolojisi finansman talebiyle yatırımcıyı buluşturmak adına yepyeni modeller ortaya çıkarıyor. Örneğin son dönemde yapılan bir ICO (Blockchain teknolojisi ile yapılan proje bazlı finansman yöntemi) ile 30 saniye içinde 35 milyon dolar fon toplandı. Vizyonu açık tüm büyük kuruluşlar bu alanda ciddi proje yatırımları yapmaya başladı. Türkiye’de de devletin yasal düzenlemeleri ve konuya desteğinin, ekosistemin gelişimi açısından son derece değerli olacağını düşünüyorum. Geçtiğimiz ay ABD’de rekor katılımla gerçekleşen Consensus 2017 Blockchain Zirvesi’ne katılan birkaç Türk şirketinden biriyiz. Bu konuda Japonya, Rusya ve ABD’de yasal düzenlemelerin hazırlanmasına şimdiden başlanmış durumda.
Maliyetler yüzde 95 düşüyor
Levent KURT / Blockchain Bilgi Teknolojileri A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi ve CoinTurk Editörü
Geleneksel yöntemlerle tek bir yerden gelen merkezi onay yerine, Blockchain’deki işlemler binlerce farklı noktadan kontrol ediliyor ve bu durum güvenliği üst düzeye çıkarırken, işlem maliyetlerini de birim bazında ciddi oranda düşürüyor. Basitçe anlatmak gerekirse, Blockchain ağına bağlı bilgisayarlar transfer işlemlerinin doğru olup olmadığına bakıyor ve onaylıyor. Bunun için hiçbir aracı kuruma gerek yok. Sonuç olarak eticaretten geleneksel mağazacılığa kadar yapılan işlemlerin transfer maliyetleri yüzde 95 oranında azaltılabiliyor.
Fabio ASSOLINI / Kaspersky Kıdemli Güvenlik Araştırmacısı
“Henüz çok erken”
Blockchairiin güvenli olup olmadığı konusunda karar vermek için henüz çok erken. Çünkü henüz Bitcoin dünyası dışında büyük oranda benimsenmiş değil.
Gelecek vaat eden bir teknoloji ve birçok şirket tarafından test ediliyor, ancak güvenliği konusunda araştırmacıların ve yazılım hatası avcılarının Blockchain’le biraz daha zaman geçirmesini beklememiz gerekiyor.
Simge ALPARGUN / IBM Finansal Servisler Satış Lideri
İlk kurumsal Blockchain hizmeti
IBM geçtiğimiz günlerde ilk kurumsal kullanıma hazır Blockchain hizmetini piyasaya sunduğunu duyurdu. Linux Foundation’ın açık kaynak Hyperledger Fabric 1.0 sürümünü temel alan IBM Blockchain, denetim altındaki ortamlar için Yüksek Düzeyde Güvenli İş Ağı hizmetleriyle pazara giren ilk teknoloji şirketi
oldu. Bank of Tokyo, Mitsubishi UFJ ve Northern Trust gibi finans hizmetleri Blockchain uygulamalarını IBM Cloud üzerinde çalıştırıyor. IBM Blockchain Genel Müdürü Marie Wieck bu konuyla ilgili şunları söylüyor: “Bu ağlar yalnızca üzerinde bulundukları altyapılar kadar güvenli oluyor. IBM’in Yüksek Düzeyde Güvenli İş Ağı, kurumsal Blockchain’ler için özel olarak tasarlanmış, donanımdan yazılıma kadar her noktanın güvenliğini sağlayan, dünyanın en güvenli Linux altyapısını sunuyor.” Blockchain’in ezber bozan teknolojik gelişmelerden biri olarak yakında taraflar arasında varlık veya bilgi değişiminin yapıldığı bütün senaryolarda benimseneceğini ifade den IBM Finansal Servisler Satış Lideri Simge Alpargun ise, “Blockchain en çok yatırım yaptığımız konulardan biri. CEO’muz Ginni Rometty tarafından internetle eşdeğer bir gelişme olarak değerlendiriliyor” diyor. Alpargun, finansal hizmetler, kamu, üretim, telekom, perakende gibi tüm ana sektörlerde Blockchain’in etkilerini göreceğimizi vurguluyor.
Ürün Dirier / Para